Haber: Aslı Akış
Ramazan ayında,
sıcak havada vatandaşlar ortalama 17 saat oruç tuttu. Uzun saatler aç ve susuz
kalmak, öğünlerin iftar ve sahur olarak ikiye düşmesi, vücudun düzenini de
değiştirdi. Bu bir aylık sürecin ardından Ramazan Bayramı için de zengin
sofralar hazırlandı. Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuğba Yüzüak Türkcan, Bu süreçte
nelere dikkat edilmesi gerektiğini aktardı.
“MİDELERİN ANİDEN
DOLMALARINI ENGELLEMEK SAĞLIK AÇISINDAN ÖNEMLİ”
Ramazan ayının sonlanmasıyla birlikte yeni bir beslenme
düzenine geçileceğini belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuğba Yüzüak Türkcan; “Ramazan
ayından çıktığımız için midelerimiz birazcık bu ayda dinlendi. Bundan dolayı
birden ani yüklenme olması bizim için çok ciddi anlamda bedenler açısında
sıkıntı olacaktır. O yüzden danışanlarımıza ilk etapta önerimiz iki öğünlü bir
beslenmeden çıkıyoruz birden çok ciddi anlamda 5-6 öğünlü beslenmeye
geçmeyelim. En azından birkaç hafta. Geçiş sürecinde danışanlarımızdan ve
vatandaşlarımızdan beklentimiz bu noktada. İki ana, iki ara öğün daha hafif bir
beslenme olmasını öneriyoruz. Aralarda belki normalde ‘öğle yemekleri’
deniyordu belki öğle yemeği yerine daha hafif apartif bir ara öğüne geçirmek,
en azından midelerin aniden dolmalarını engellemek ve sağlık açısından önemli”
ifadelerini kullandı.
“SU TÜKETİMİ ÖNEMLİ”
Diyetisyen Tuğba Yüzüak Türkcan, Düzenli bir sindirim
sistemi için günde 2-2,5 litre su tüketmeye de dikkat edilmesi gerektiğini
söyleyerek; “Bu aylarda su tüketimiz ister istemez az oldu. havaların da
ısınmasıyla ramazan ayından çıktıktan sonra insanların en çok dikkat etmesi
gerektiği nokta su tüketimi. Çünkü çok ciddi anlamda su kaybımız oldu ve
havalarda ısındı. Bundan dolayı mutlaka 2-2,5 litre kadar su tüketilmesi çok
önemli. Tabi havalar ısındığı için bir diğer tehdit unsuru da içecekler. Mümkün
mertebe şerbetli, şekerli, gazlı içeceklerden uzak durulması gerekiyor. Çünkü
bu süreçte midelerimiz hassas. İçecek açısında maden suyu, evde meyvelerimizi
kaynatarak yaptığımı şekersiz komposto bir şeyler içme ihtiyacımızı karşılar”
diye konuştu.
“EN ÖNEMLİ KURAL
PORSİYONA DİKKAT ETMEK”
Türkcan, tatlı ihtiyacının meyvelerden karşılanabileceğini
de ifade ederek; “Tatlı tüketimi mümkün mertebe az olmalı. Meyvelerin en çok
çoğaldığı, en zengin olduğu dönemdeyiz. Tatlı ihtiyacımızı da olabildiğince
meyvelerden karşılamalıyız. Bir tek bu dönemin riski çok çeşitli ve renkli
meyvemiz var o yüzden de meyvenin de bir şeker olduğunu asla unutmamalıyız.
Porsiyon miktarı önemlidir. Gecelerin biraz daha uzun olduğu bu dönemde meyve
tüketim miktarına dikkat etmeliyiz” şeklinde konuştu.
“UZUN SÜRELİK AÇLIK
ZARARLI”
Ramazan ayında günde iki öğünle beslenmenin ardından tekrar
eski düzene geçilmesinde sindirim sistemine de dikkat edilmesinin önemine vurgu
yapan Türkcan; “Pandemi sürecinde evlere kapandığımız için ister istemez bir
düzensizlik oluştu. Kahvaltı öğünlerini biraz erken çekmek lazım. Ramazan ayı
boyunca da gece yenip yatılıyordu mideler buna alışkındı. Şimdi ise öğlene
kadar herhangi bir bir besin almamak mide açısından sıkıntı olur ona dikkat
etmemiz gerekiyor. Uzun süreli açlıklı beslenmeden çıktığımız için biraz daha
öğün aralılarını kısaltmak gerekiyor. Sabah erken saate bir kahvaltı, bir ara
öğün ve akşam yemeğinden sonra bir ara öğüne yapılmamasından fayda vardır”
dedi.
“EGZERSİZ YAPILMALI”
“Son olarak egzersiz takviyesi de çok önemli” diyen Türkcan;
“Çünkü ramazan ayında ister istemez egzersizler azaldı ki süreçte zaten bunu
getirdi. Havaların ısınması ile birlikte mümkün olduğunda egzersiz
yapılmalı. Günde 45-50 dakika yürüyüş
önemli, dışarı çıkamayacağımız evde olduğumuz zamanlarda da internetten
egzersiz programları açıp evde mutlaka olabildiğince esneme hareketleri,
kardiyo programları 30-40 dakikalık videolarla mutlaka desteklenmeli”
ifadelerimi kullandı.