Metin’in “2004 yılı öncesinde Bolu Halkı Arsenikli su
içiyordu. Bolu’yu Arsenikli sudan kurtardık” şeklindeki açıklamalarına işaret
eden Karsu; “Madem şebeke suyu Arsenikli idi. Acaba 2004 yılı öncesinde
Arsenikli su yüzünden zarar gören vatandaşımız var mı? Niye bu ifadeleri 2009
ve 2014 yerel seçimlerinde dile getirmediniz? Sizi engelleyen bir şey mi vardı?
Sayın Metin buna bir cevap verebilirse çok memnun olurum” dedi.
Fatih Metin’in yaptığı açıklamalarda hep “ben” unsurunu
kullandığını vurgulayan Karsu; “ Sayın Metin kendisi belediye başkanı seçildiği
takdirde ilimize şu kadar milyon paranın geleceğini ifade ediyor. 15 yıllık
iktidarları boyunca niye bahsettikleri paraları ilimize aktaramamışlardır?
Kendilerini engelleyen mi olmuştur? Her gün peş peşe müjde açıklaması yapan
Sayın Metin niye bu kaynakları kendi milletvekilliği ya da bakan yardımcılığı
süresince Bolu’ya aktaramamıştır? Bu bahsettiği rakamlar kendisi olmayınca
gelmeyecek mi? 15 yıldır gelmeyen bu paralar sadece kendisi belediye başkanı olunca
mı gelecektir? 15 yıldır aktaramadığınız
paralar ne hikmetse 31 Mart sonrasında Bolu’nun üzerine yağacak ve
vatandaşlarımızda buna inanacak…” şeklinde konuştu.
“GEREDE’NİN SUYUNU
ANKARA’YA KAPTIRDILAR”
Bolu halkının yıllardır Türkiye’nin en pahalı su ücretleriyle
karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Karsu açıklamasını şu şekilde sonlandırdı;
“ 2009 ve 2014 yılında musluklardan akacağı iddia edilen Karadere sularının
2019 yılında da çeşmelerden akacağına bir Allahın kulu inanmamaktadır. Karadere
İçme suyu isale hattı için imzalar, kopartılan onca gürültüye rağmen 2018 yılı
sonunda gerçekleşmiştir. O yüzden Adalet
ve Kalkınma Partisi Belediye başkanı adaylarının her seçim döneminde “Karadere
suyu gelecek, su ucuzlayacak” şeklindeki söylemleri artık kabak tadı
vermektedir. Kendi iktidarları döneminde
Gerede’nin suyunu Ankara’ya kaptıranlar yıllardır musluklardan akacağı iddia
edilen Karadere suları ile hala oy avcılığı yapmaktadırlar. Bizde herkes gibi
musluklardan nitelikli bir suyun akmasını isteriz. Sayın Metin ve parti
yöneticilerine geçmişi karalamak yerine gelecek vizyonu ile vatandaşlarımızın
karşısına çıkarak somut değerler üzerinden politika yapmalarını öneriyorum.
Böyle olursa hem biz hem de ülkemiz kazanır.”