Bolu’nun Gerede
ilçesinde, ‘dur’ ihtarına uymayan sürücünün otomobilini takip sırasında, yol
kenarında yürüyen anne Sevgi ve oğlu Ömer Faruk Akyıldırım’a (9) çarpan polis
aracının sürücüsü polis memuru N.Ç.’nin, ifadesinin ardından serbest
bırakıldığı ve yıllık izne çıkarıldığı öğrenildi.
ANNENİN BÜYÜK ACISI
Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim ve Araştırma
Hastanesi’nde beyin ölümü gerçekleşen Ömer Faruk’un kazadan hafif yaralı
kurtulan annesi Sevgi Akyıldırım, hastane önünde gözyaşı döktü. Hastanenin
önünden ayrılamayan Sevgi Akyıldırım, oğlunun okul bahçesinde besleyip,
arkadaşlarının parka bıraktığını söylediği yaralı ve hasta haldeki bir kediyi
almak için dışarı çıktıklarını belirterek, “Allah kimsenin başına
vermesin. Ben oğlumun eğitim gördüğü okulda temizlik görevlisiyim. Sınıfı
temizledikten sonra oğlum yanıma geldi. Okul bahçesinde yavru kedi
besliyorlarmış. Ağlayarak ‘Kedim dışarı çıkmış’ dedi. Ben de ‘Gidelim alalım
kedini’ dedim. Okulun yanındaki parkın oradan kediyi bulup aldık. Ömer Faruk
kucağına aldı kediyi. Kenardan gidiyorduk. Ben de önden giderken, ne bir korna
ne bir siren ne de bir araba sesi duyduk. Bacaklarıma bir şey çarptı,
bayılmışım. Gözümü açtığımda oğlum yerde kanlar içindeydi. Ağzından kanlar
çıkıyordu yavrumun. ‘Ambulans’ diye bağırdım. Sonra ambulans geldi. Hastaneye
kaldırıldı. 8 gündür biz buradayız. O polis nerede?” dedi.
‘KİMSE BİZİM
YAŞADIĞIMIZI YAŞAMASIN’
8 gündür oğlunun yanından ayrılmadığını ifade eden Sevgi
Akyıldırım, “Benim yavrumun canı yanmış. Başkasının yanmasın. Benim
yavrumun beyin ölümü gerçekleşti. Yavrum sınıf başkanıydı, gözümüzün nuruydu.
Sarı saçlı, yeşil gözlü yavrumdu. Benim hayatım zindan oldu. İnsanlar
görevlerini dört dörtlük yapsın. Bu kadar olmaz, biraz dikkat etmeleri lazım.
Yavrumun 8 gündür başını bekliyorum. Beyni durmuş, kalbi atıyor. Herkes bize
ağlayıp, üzülüyor. Serumun biri çıkarılıp biri takılıyor. Çok zor durumdayız.
Kimse bizim yaşadığımızı yaşamasın” diye konuştu.
‘HAYALLERİ VARDI’
Oğlunun bilgisayar mühendisi olmak istediğini ifade eden
Sevgi Akyıldırım, “Benim bacağımda, kolumda hasar var. Oğlumun kafasında
hasar olmuş. Oğlumun fotoğraflarına bir bakın. Hayalleri vardı. Milli Eğitim
Müdürü yanına çağırıp ‘Ne olacaksın?’ dediğinde ‘Bilgisayar mühendisi olacağım.
Derslerim çok iyi’ diyordu. Ben yavrumu ne zorluklarla yetiştirdim. Hepimiz
perişan olduk. Hayatım karmakarışık benim. Mahvolduk” dedi.
‘KEDİ YAVRUSU AÇ
KALMIŞTIR, SU VERELİM ANNE’
Çok büyük bir acı yaşadığını ifade eden Sevgi Akyıldırım,
yaralı kedi için oğlunun “Kedi yavrusu aç kalmıştır anne. Kediyi
kurtaralım, yemek, su verelim kediye” dediğini belirterek, “Kedi için
gitmiştik. Küçücük bir kedi yavrusu için gitmiştik. Benim yavrum 9 yaşında bir
hayvana dikkat gösteriyor. İnsanlar işini neden iyi yapmıyor? Benim yavrum
gitti, perişanım. Bizim küçük sarı çiçeğimizi soldurup bizden aldı. Ben
çocuğumun kalbi dursun diye bekliyorum. Allah hiçbir anneye bu acıyı
yaşatmasın” diye konuştu.
Büyük üzüntü yaşayan Sevgi Akyıldırım’ı hastanede yanlarında
bulunan yakınları teselli etmeye çalıştı.