HABER: S.SEVGÜL KABA
İsa Karataş 1945 yılında Bolu’nun Gökpınar köyünde dünyaya geldiğini söyleyerek kalaycılık mesleğiyle çok küçük yaşlarda tanıştığını ve çıraklığa 12 yaşında başladığını ifade etti.
“Annem beni ustanın yanına verdi eti senin kemiği benim dedi “
İsa Karataş 8 sene çıraklık yaptığını belirterek “1962 yılında bu sanata başladım. O zaman 12 yaşındaydım. Ustam Raşit Yelki’ydi. Annem ustama eti senin kemiği benim dedi. Böylece kalaycılığa başladım.” dedi. Bu işi öğrene bilmek için büyük emek harcadığını ve azimli olduğunu söyleyerek Ustasının yanında sabah çok erken saatlerde başlayıp gece yarısına kadar çalıştığını ifade etti. Kalaycılık mesleğinin kıymetinin kalmadığını vurgulayan Karataş” Bizim meslek eski ve çok ağır ellerim bu yüzden çok yıprandı. Yeni neslin bu mesleğe ilgisi yok o yüzden çırak yetiştiremiyorum. Kalaycılıkla uğraşan çok az kişi kaldık. Kıymeti bilinmiyor.” dedi.
“1970 ve 1990 arası bu meslek çok iyiydi”
İsa Karataş kalaycı dükkanını 1970 lerde açtığını belirterek mesleğin 1990 ‘lı yıllara kadar çok iyi ilerlediğini Gerede’ye ve Beypazarı’nın yanında daha bir çok ilçeye ve il dışına da bakır yaptıklarını söyledi. Karataş” Meslek bu yıllardan sonra çok azaldı kalaycılık yapanlar resmi yerlerde işe başlayıp yetişen çırakta olmayınca bizim sanat öldü. Kalaycılık mesleği de para kazanmaz oldu. Ama ben sanatımdan vazgeçmedim 70 ‘li yıllarda yaptığım bakırlar şimdi tarihi eser oldu. “dedi.
“Bu mesleğin bitişine üzülüyorum”
Karataş” Erkek , kadın fark etmez kime olsa bu mesleği öğretirim ama kimse öğrenmek istemiyor. O yüzden yeni nesilden umudum yok. Bu mesleğin bitişine üzülüyorum” dedi.