Rektörlük makamında düzenlenen toplantıya; Bolu Abant
İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, Sağlık Bakanlığı
Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Selim Bener, Tıbbi
Hizmet Alımları Planlama Dairesi Başkanı Hüseyin Dalgalı, Nükleer Radyasyon
Dedektörleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (NÜRDAM) Müdürü Prof. Dr. Ercan
Yılmaz, Teknoloji Transferi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr.
İbrahim Belenli, Bolu İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Muhammed Emin Demirkol
ile Sağlık Bakanlığı yetkili ve çalışanları katıldı.
Toplantıda, Sağlık Bakanlığı’nın mevcut çalışmalarında
üniversitemizden bilgi almak ve tecrübelerinden yararlanmak istediklerini ifade
eden Selim Bener’e, Prof. Dr. Ercan Yılmaz ve Prof. Dr. İbrahim Belenli, sağlık
cihazları ve parçaları ile ilgili üniversitemizde yaptıkları araştırma ve
çalışmalar hakkında bilgiler verdiler.
Üniversitemizde sağlık cihazları ve parçalarının yerli
üretimi konusunda önemli çalışmalar yapıldığını anlatan Prof. Dr. Ercan Yılmaz,
özetle “Dijital röntgenin sensörlerini üniversitemizde üretebiliyoruz. Bu
kapsamda iş birliği yapabilecek altyapıya ve bilgi birikimine sahibiz. Ayrıca,
mamografi cihazının yerli üretimi ile ilgili TÜBİTAK 1003 projesi kapsamında
çalışmalara başladık. Mamografi cihazında kullanılacak CdZnTe kristalinin
üretimini yapabilen 5 ülkeden biriyiz. Prototipi bir yıl içerisinde ortaya
çıkacak ve mevcut mamografi cihazlarına göre 4 kat daha az radyasyon ile net
görüntüler alabileceğiz. Bu proje, ODTÜ ve Sabancı Üniversitesi ile iş birliği
kapsamında yürütülmektedir. Üniversitemiz burada sensör kısmını, ODTÜ kristal
kısmını, Sabancı Üniversitesi elektronik bileşenini, İstanbul’daki iki hastane
ise testlerini yapacaktır. Kısacası, Kamu-Üniversite-Sanayi iş birliği
sağlandığında yüksek teknolojiye dayalı çok şey ortaya çıkabiliyor.”
ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. İbrahim Belenli ise özetle “Süperiletken tel ve
bobin yapımı konusunda çalışan bir ekibiz. Süperiletken magnet, MR cihazlarının
en temel ve en pahalı bileşenidir. Türkiye’de süperiletkenler ve MR sistemleri
üzerinde çalışan yaklaşık 400 akademisyen olmakla birlikte süperiletken tel ve
bobinler konusunda en uzman kurum üniversitemizdir. Bu teknolojinin ülkemizde
geliştirilmesinin önündeki en temel engel kriyojenik soğutma teknolojisinin
mevcut olmamasıdır. Mesela biz ürettiğimiz bor tabanlı süperiletken tel ve
bobinleri test etmek için Polonya’ya gönderiyoruz. Bu testleri Türkiye’de
gerçekleştirebilirsek hem ülkemizdeki hem de civar ülkelerdeki akademisyenlere
ve firmalara hizmet sunabiliriz. MR sistemlerine yönelik Ar-Ge imkanlarımız bu
sayede çok daha hızlı oluşabilir ve gelişebilir. Biz BAİBÜ olarak Strateji ve
Bütçe Başkanlığı’na sunulmuş olan ‘Kriyomanyetik Tıbbi Tanı Teknolojileri Ar-Ge
Merkezi’ isimli alt yapı projemiz hayata geçtiğinde MR sistemleri konusunda
yerli teknoloji oluşturulmasına çok ciddi katkılar sunabiliriz.” açıklamasında bulundu.
Toplantının sonunda konuklar, Tıp Fakültesi, İzzet Baysal
Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile NÜRDAM’ı ziyaret ettiler.
