Haber: Aslı Akış
TBMM’de Karayolları Trafik Kanunu ile Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapan Kanun Teklifi görüşmelerinde konuşan CHP Bolu Milletvekili
Tanju Özcan, “emeklilikte yaşa takılanlar” meselesinde mağdur olan insanların
bulunduğunu, insanların hakkı olanı istediğini söyledi.
Türkiye’de 1999 yılı sonuna kadar, 5 bin iş günü prim
ödemesi ve kadınların 20, erkeklerin ise 25 yılını doldurması ile emekli
olunabildiğinin altını çizen Özcan; Emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili
problemi ne kadar biliyorsunuz bilmiyorum ama bu konuda mağdur olan insanlar
var. Bu insanlar sizden bir şey istemiyor, özel bir ricaları yok, af gibi falan
da değil, bu insanlar hak ettiklerini istiyor. Siz ne yapmışsınız devlet
olarak, 1999’a kadar kural neymiş, 1999’un sonuna kadar? “5 bin iş günü primini
yatırırsan; kadınlarda yirmi, erkeklerde yirmi beş yıl çalışırsan seni emekli
ederim.” demişsin. Kural bu. Bir futbolcu maça çıkarken karşılaşmanın 90 dakika
olduğunu biliyor. Maçın 60. dakikasında federasyon bir karar alıp ‘maçı 120
dakikaya çıkarıyoruz’ dese… İşte bu durum aynı buna benziyor. Bakın empati
yapmanız için söylüyorum. Emeklilikte yaşa takılanlar da bunu hissediyor.
Kandırılmış. Devlete güvenmiş, devlet koymuş bu kuralı. Ciddi bir devlet,
koyduğu bir kuralı değiştiremez” diye konuştu.
“BU SORUNU ÇÖZMEMİZ GEREKİYOR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konudaki
söylemlerinin tartışılması gerektiğini dile getiren Özcan, “Bu sorunu çözmemiz
gerekiyor” diyerek; “Sayın Cumhurbaşkanı kendisinin kaç yaşında emekli olduğunu
da söylemelidir. Sayın Cumhurbaşkanı 45 yaşını doldurduğu gün emekli oldu.
Sayın Cumhurbaşkanının yaşına bakılacak olursa da 18-19 yıldır emekli maaşı
almaya devam ediyor. Bu yasa çıkmadan hemen önce emekli olmuş Sayın
Cumhurbaşkanı. Kendine sağlanan hakkı bugün neden başkalarından esirgiyorsun?
Sayın Cumhurbaşkanı ‘para yok para’ diyor. Ayrıca verdiği rakamlar da doğru
değil. Bu, 6,7 milyon insanı ilgilendiren bir durum değil. ’26 milyar lira
yıllık bütçeye yükü var’ demesi de yanlış. Diyelim ki doğru; milyonlarca insanın
hakkı için para mı bulamıyorsun? Geçen yıl ‘Suriyeliler için 30 milyar dolar
harcadık’ diyordu. Herhalde bu rakam bu yıl 35 milyar dolar olur. Kabaca 200
milyar lirayı Suriyeliler için harcıyorsun da 26 milyar lirayı milyonlarca
insan için harcayamıyor musun? Saray yapmak için buluyorsun, uçaklar almak için
para buluyorsun, zırhlı araç almak için para buluyorsun, emeklilikte yaşa
takılanlara gelince haklarını aradıkları için neredeyse hakaret edeceksin. Bunu
kabul etmiyoruz. Bu sorunu çözmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“SURİYELİLERE PARA BULUYORSUN, KENDİ VATANDAŞINA NEDEN
BULMUYORSUN?”
Özcan, konuşmasının sonunda Suriyelilere para bulunduğunu,
emekliye de para bulunması gerektiğini ifade ederek, “Suriyelilerin bu ülkenin
ekonomisine katkıda bulunduğunu ilk söyleyen herhâlde sizsiniz, önce onu
söyleyeyim. Şimdi, Sayın Cumhurbaşkanı, partinizin Genel Başkanı “Suriyelilerin
bize yükü 30 milyar dolar.” diyor geçen -bu sefer de 30-40 arası bir şeydir.
Suriyeliler sonuç itibarıyla insandır ve biz insanların
canından olmasını asla istemeyiz; bizim siyasi anlayışımızda, insani
anlayışımızda buna yer yok. Sayın Cumhurbaşkanı “Emeklilikte yaşa takılanların
sorunlarını çözersek yıllık bütçeye yükü 26 milyar liraya mal oluyor.” dedi.
Ben de dedim ki: “Kendi beyanları 30-35 milyar dolar yani kabaca, kurdan
hesaplarsanız, 200 milyar lira, senin Suriye’deki ateşe benzin dökmek suretiyle
getirttiğin Suriyelilere ödediğin para. Suriyelilere para buluyorsun, kendi
hakkını kazanmış olan vatandaşa para bulamıyorsun. Tekrar ediyorum:
Suriyelilere para buluyorsan, bulabiliyorsan, uçağa para bulabiliyorsan,
saraylara para bulabiliyorsan, bulacaksın kardeşim emeklilere de para.”
şeklinde konuştu.